Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
kanaat
  • isim Elindekinden hoşnut olma durumu, kanıklık, yeter bulma, yetinme, fazlasını istememe, doyum
  • Kanma, inanma
    "Sınıfını geçeceğine kanaatim yok."
  • Kanış, kanı, inanç, düşünce
    "Biz kanaatlerimizi açık söyleriz." - E. İ. Benice

"kanaat" kelimesinin kullanım örnekleri.

Ziyarete, Antakya Belediye Başkanı İsmail Kimyeci, İl Müftüsü Hamdi Kavillioğlu, Alevi cemaati temsilcisi Nasreddin Eskiocak, Affan Mahallesi Alevi kanaat önderi Adnan Fatihoğlu da katıldı.

Kıbrıs ziyaretinde, fırsat olması halinde, keza ahiren telefonla temas etmiş olduğum eski Cumhurbaşkanı Sayın Derviş Eroğlu da dahil olmak üzere tüm kanaat önderleriyle biraraya gelme niyet ve arzusu içindeyim" açıklamasında bulundu.

Kavganın ardından Aldak ve Yetimoğlu aileleri arasında başlayan husumet, Kaymakam Adem Ünal, İl Müftüsü İhsan Açık, Toplumsal Barışı Sağlama Derneği Başkanı Feridun Öncel ve kanaat önderlerinin girişimleriyle son buldu.

Feeley'in mektubunda, "Bir takım politikalara katılmasam bile başkana ve yönetimine, apolitik bir üslup içinde bağlılıkla hizmet edeceğine dair bir yemini imzaladığını, eğitimcilerinin bunu yapamayacağına kanaat getirirse onuruna yakışanın istifa etmek olacağını açıkça dile getirdiğini, bunun zamanının geldiğini" yazdığı ifade edildi.

Teröristlerin, fotoğraflarından sözde lider kadrodan, 'Zap' telsiz kodunu kullanan, aslen Artvinli olan 'Türk Tarık' kod adlı Barış Öner ve İranlı 'Sorej' kod adlı teröristler olduklarına kanaat getirdik.

Vali Memiş “Teröristlerin, fotoğraflarından sözde lider kadrodan, ‘Zap’ telsiz kodunu kullanan, aslen Artvinli olan ‘Türk Tarık’ kod adlı Barış Öner ve İranlı ‘Sorej’ kod adlı teröristler olduklarına kanaat getirdik” dedi.

Çocukların hediyeleri Müftü Açık, Başkan Atilla ve Müftü Anlağan ile köyün kanaat önderleri olan Abdüssettar Bahş ve Seyyid Alaaddin Aykan verdiler.

Demek ki devletimiz, planlama teşkilatlarımız bunun farkına varmış olacak ki buradaki yerel güç sahipleri, fikir, kanaat sahiplerinin görüşlerine başvurulma ihtiyacı duyulmuş.

Yurt genelinde faaliyet gösteren bir çok tiyatro gurubu ile iletişime geçerek program çerçevesinde oyunlar ile ilgili bili aldıklarını belirten Yüksel, halkın beğeneceğine kanaat getirdikleri oyunları ve tiyatro guruplarını ilçede ağırladıklarını kaydetti.

ABD anayasası, Kongre'ye başkanın üç kategoriden en az birince suç işlemesine kanaat getirilmesi halinde görevden alma yetkisi veriyor.

O kamanın güneş ışığı oraya yansır ve oradan cenderme olduğuna kanaat getirirdik.

Kişisel bilgisayarda ele geçirilen soruların doğru cevabının seçeneklerde koyu renkle verilmesi, cevabı koyu olarak verilen ancak yanlış olan seçeneğe gidenlerin oranının yüksek olması, soru kökü veya seçeneği verilmeyen soruların doğru cevaplanma oranlarının tüm grup ve şüpheli grupta benzer olması, bireylerin, sorularının önemli bir kısmını sınav tarihinden önce gördüklerine, bu yüzden yüksek puan aldıklarına yönelik komisyonumuzda kuvvetli şekilde kanaat oluşmuştur.

Kahvaltı programına Erzurum Valisi Seyfettin Azizoğlu, Erzurum Büyükşehir Belediyesi Başkanı Mehmet Sekmen, İl Kültür ve Turizm Müdürü Cemal Almaz, çok sayıda il müdürü, AK Parti İl Başkanı Mehmet Emin Öz, STK temsilcileri, kanaat önderleri, TDED Erzurum şubesinin yönetim kurulu ve Muammer Cindilli başkanlığındaki istişare heyeti katıldı.

Evsen Vakfı ile İspanya Adalet Bakanlığının organizasyonuyla bu yıl üçüncüsü gerçekleşen Madrid Uluslararası Barış Konferansı aralarında 27 ülkeden akademisyen, diplomat, hukukçu, medya temsilcisi, din adamı ve kanaat önderlerinin katıldığı yaklaşık 1000 temsilcisinin katılımıyla gerçekleşti.

Yaklaşık 20 kişiden oluşan bir ekiple denetlemeye gelen İl İnceleme Kurulu, gerekli incelemelerin ardından, işletmenin Birinci Sınıf Gayrisıhhi Müessese Ruhsatı almaya layık görüldüğüne kanaat getirdi.